Hoş geldiniz
MUĞLA (UHA) -
DSP Muğla İl Başkanı Michael Eser Aşkar, ülke gündemi ile ilgili yazılı basın açıklamasında bulundu. İktidarın ayrıştırıcı bir dil kullandığını ifade eden Başkan Aşkar:" Tüm hoşnutsuzluklar tek bir sandık devrimiyle giderilebilir." dedi.
“ ACIMASIZ İYİMSERLİK..”
İktidarın halkı ayrıştırdığını ve insanlar arasındaki düzeni bozduğunu belirten Başkan Aşkar;" Türkiye, malesef her anlamda bir travmalar ülkesi Haline geldi. Travma, istikrarlı, düzenli ve anlamlı bir varoluşun mümkün olacağına dair görüşü ortadan kaldırır. Artık sadece güç ve gücün mucizeleri vardır (acımasız iyimserlik) ya da şans ve şansın dehşeti (acımasız kötümserlik). Sahici bir politika anlayışı, ancak acımasız iyimserliğin ve acımasız kötümserliğin ötesinde var olabilir. Bunun için de, bebeklik ya da çocukluk döneminde yaşanan hayal kırıklıklarından üstesinden nasıl geliyorsak, aynı şekilde bizi tutacak/çevreleyecek başka bir topluluk ve irade yaratmamızdan geçiyor. Bizi hayal kırıklığına uğratan ya da bizi tutan, kuşatan koruyucu gözüken çevrenin yerine başka birini koyabilmemizin önemini bilmek gerekir."dedi.
"GÜÇ MUCİZELERİ SANDIKLA GERÇEKLEŞTİREBİLİRİZ"
İktidarın bazı kesimleri vaatleriyle kandırdığını dile getiren Başkan Aşkar;"İktidar tarafından hayal kırıklığına uğratılmış bir seçmen kitlesi olduğu ortada. Bu kitlenin yeni bir bakım veren yerine geçecek iradeyi yaratabilmesi, ancak travmalarını ve hoşnutsuzluklarını ortaya koyup kabul edebilecekleri bir alanın oluşmasıyla mümkün. Sosyal medya başta olmak üzere, hoşnutsuzlukların dile getirilmesinin engellenmeye çalışılmasının asıl nedeni, hoşnutsuzlukların paylaşıldığı böylesi bir alanın ortaya çıkmasının her şeyi değiştirebileceğinin biliniyor olması. Eğer bireyler, kendi travmaları ve hoşnutsuzluklarıyla baş başa kalırlarsa, bunları paylaşamazlarsa acımasız iyimserlik ya da kötümserlik arasında bir tercihte bulunup ya iktidarın güç mucizelerine kendilerini bırakacak ya da şansına küsüp her şeyden uzaklaşacak… Döviz kurlarındaki o ani düşüş, bu ‘güç mucizeleri’nden biri olarak gösterilmiş ve kopan bir kısım seçmen kitlesini geri döndürebilmişti.Aslında hayal kırıklığı, olgunlaşmanın, büyümenin bir parçası, doğal bir sonuç. Siyaset de hayal kırıklığından bağımsız bir alan değil, hatta tam tersine itici, geliştirici bir güç. Siyasetteki ‘yanlış tanıma’yı tanıyabileceğimiz bir alana izin verilmiyor oluşu, bugünkü iktidarın siyaset karşıtlığının ana motivasyonunu oluşturuyor, geçmişten bu yana. Aslında siyasetin önü açılabilse, bu kamplaşmaların neden olduğu ölçüsüz özdeşlikler de yıkılıyor olacak. Liderle özdeşleşme durumu, demokrasiler için her zaman olumsuz sonuçlar doğurmuştur." ifadelerini kullandı.
"ENTEGRASYON İLE BAŞARABİLİRİZ"
Siyasette bütünleşmenin ancak entegrasyon ile mümkün olabileceğibi vurgulayan Aşkar;" Aslında oluşumun nedeni o ve benzeri bireysel çözümlerden çok toplumsal alanla ilgili de yoğun bir çaba içinde olduklarının altını çizmek. Onlardan alabileceğimiz çok fazla bakış açısı var. Televizyon, radyo programları gibi çeşitli araçlarla halka ulaşma çabası içinde olundu her zaman. En net söylemek istediğimiz şeylerden birisi, kamusal alanın sadece kolektif iradenin oluşumuna hizmet etmediğini, aynı zamanda öznenin kendisini gerçekleştirdiği bir alan da olduğunu iddia etmesiydi. Bu gerçek göz önünde bulundurularak siyaset yapılırsa, siyaset, ekonomi, felsefe ve kültürün birbirine entegre olup bireylerin toplum içinde daha korunaklı bir biçimde gelişmesi mümkün olur, bireylere yeterince iyi bakım verilecek koşullar oluşur. Bu yüzden görüşlerin merkezinde ‘entegrasyon’ yer alır. Entegrasyon, değişkenliği, ucu açık bir bütünleşmeyi ima eder aynı zamanda. Bireylerin yıkıcı ve yapıcı arzularını rahatlıkla ortaya koyabilmeleri, kendi hakiki kendiliklerini yaşayabilmelerinin önkoşuludur aynı zamanda. Toplumları yaşatacak şey, bütün bu arzuların canlılığını koruyabileceği esnek sınırları yaratabilmeye hizmet eden bir siyasi anlayışın egemen olabilmesidir.Bütün bunların olabilmesi için mevcut beceriksizliklerle dolu sistemin yerine gerçek devrimcilere demokratik bir düzene yer vermek gerekir bunun için herzaman söylediğimiz gibi adil bir seçim süreciyle iktidarda olmamız gerekir. Bizler Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk yolunda merhum Başkan Bülent Ecevit’in izinde Önderimiz Önder Aksakal ile yola devam ediyoruz.." şeklinde konuştu.